FLOK
Flok, yaşadığımız mekândan yazı yazdığımız kâğıda, kullandığımız arabadan üzerinde
durduğumuz halıya kadar her alanda hepimizin günlük hayatında vazgeçilmez bir Şekilde yer
almaya başladı.
Flok hayranlık uyandırmaktadır çünkü bir dokuma, kadifemsi veya fırça gibi her türlü
materyale uygulanabilen bir maddedir. Flok her yerde karşımıza çıkmaktadır. Bir tişörtün
üstünde, oturduğunuz koltukta, pencerelerimizde kullandığımız perdelerde, abiye kumaşların
üstünde, bir parfüm paketinin içinde, araba torpido gözlerinde, araba tavanlarında, yer
kaplamalarında, makyajda kullanılan fırçalarda rastlamak mümkündür.
Flok; tekstil elyafını kesmek, koparmak veya öğütmek suretiyle elde edilen çok kısa
(toz gibi) elyaftır. Başlıca iki uygulama ile elde edilir:
Doldurma floku: Genellikle düzgünsüz kırık elyaf şeklinde ve karışık küçük
kütleler veya topaklar Şeklindeki olup örneğin, keçeleştirme, makaslama veya
tüylendirme işleminde yünlü kumaşlardan çıkan yan ürün olarak elde edilen ve
kıtık, vatka veya döşemeliklerde kullanılan elyaf grupları
Kaplama floku: Bir yapıştırıcı ile sıvanmış olan iplik, kumaş, kâğıt, tahta,
metal veya duvar yüzeylerine uygulanmak üzere kesilmiş veya kıyılmış elyaf
Flok baskılar, 1 ile 7 mm uzunluğunda ince lif parçacıklarının belirli bir desene göre
kumaş yüzeyine yapıştırılması ile oluşturulan baskı tipleridir. Önce desenin boyarmadde (ya
da pigment) yerine bir yapıştırıcı basılması ve daha sonra liflerin bu yapıştırıcılı bölgeye
yapıştırılmasıyla flok baskılar elde edilir.
Flok baskı ya da desenlerin flok yöntemiyle basılmasına ek olarak floklama tüm
kumaş yüzeyini kaplamak üzere de gerçekleştirilebilir. Kullanılan lifin ve floklama işleminin
tipine göre materyal, süet ya da kadife görünümden pelüş tipi görünüme kadar çeşitli
şekillerde üretilebilir. Bu tip kumaşlar ayakkabı ve giysi için kullanılır. Taklit peluşlar,
yüzme havuzu kenarları ve tekne güvertelerinde kullanılan kaymaz parça kumaşlar, el
çantaları ve kemerler, yaygılar, mobilya, otomobil koltukları ve diğer geniş kullanım alanları
mevcuttur. Nihai kullanım için kullanılan yapıştırıcı ve liflerin uygun olmasına dikkat
edilmelidir. Yapıştırıcı aktarılmış kumaş yüzüne flokları (tüyleri) aktarmak için iki yöntem
vardır: Mekanik floklama ve elektrostatik floklama Her iki yöntemin de yüzeye farklı ve
özgün bir teması vardır. Mekanik floklamada lifler kumaş üzerine, kumaş açık en şeklinde
floklama odacığından geçmekte iken serpilir. Mekanik dövücüler kumaş titreşim yapmasına
sebep olurlar. Tüylerin birçoğu kumaşa dik olarak tutunmuşduruma gelir. Elektrostatik
floklamada, flok partikülleri elektrostatik olarak yüklenmişlerdir. Bu da liflerin tümünün
kumaşa dik olarak tutunmasını sağlar. Bu yöntem, daha yavaş ve daha pahalı olmasına
rağmen mekanik yönteme nazaran daha üniform ve yoğun floklama sağlar.
Genel olarak floklamada kullanılan lifler tüm insan yapısı liflerdir. Bunlardan rayon
ve naylon en popüler olan ikisidir. Genellikle flok lifleri kumaşa aktarılmadan önce boyanır.
Tamamen flok kaplı kumaşlarda önemli bir faktör de yapıştırmanın kumaşın hava
geçirgenliğine etkisidir.
Diğer yöntemlerde tamamen tatmin edici olan bazı yapıştırıcılar, burada kumaşı
tamamen ya da tamama yakın bir şekilde nefes almaz duruma getirebilirler. Bunun nedeni,
flokları tutmak üzere kumaşın tüm yüzüne yayılmış film şeklinde tutkal tabakasıdır. Bu
kumaşlar bazı kullanım yerlerinde örneğin, kapalı ayakkabılar, yelekler ve paltolarda hayli
rahatsız edici olabilirler.